K.E.A.L EDEBİYAT
Uyanık bir tek adam, uyuyan binlerce kişiden daha güçlüdür. S. Carnot

Makaleler

Makaleler

 MAKALELER

Makale, herhangi bir konuda, bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak için yazılan yazılara denir. Gazete ve dergilerde yayınlanır. Bir gerçeği açıklamak, bir konuda görüş ve düşünceler öne sürmek ya da bir tezi savunmak, desteklemek için yazılan yazılara da "makale" denir. Makaleler bir gerçeği kanıtlamak için yazılır. Makalelerde bilimsel verilerden yararlanılır.

ÖRNEKLER;

Sırça Köşk

Sırça köşkte oturanlar,sırça köşkten izleyenler..Olana bitene sırça köşkten bakanlar. Başkalarını kendi gerçeğinden görenler. Daha açık ifadeyle tuzu kuru olanlar. Bir eli yağda,bir eli balda olanlar..
Sarayında,otağında,yalısında köşkünde oturanlar. Hep işi rast gidenler. Sorunsuz zahmetsiz hayat yaşayanlar. Çileden ıstıraptan bihaber olanlar.
Biz bilmiyoruz hiç yaşamadık nasıl bir dünya nasıl bir yer sırça köşk. Bir çıkın bulunduğunuz yerden uzatın başınızı, görelim yüzünüzü. Yaşamın içerisine girin,ne oluyor ne bitiyor görün bir.
Kim nasıl yaşıyor,insanlar ne yiyor içiyor,hayatın gerçekleri nedir bir öğrenmeye çalışın.
Açık davet size.Uzatın başınızı olduğunuz yerden.Çıkın dışarıya.Hayat nasıl,insanlar ne ile mücadele ediyor, çıplak gözle görün bir.
O farklı ve renkli dünyanızla mukayese edin. Bir size bir onlara bakın..
Çıkın adımlayın yürüyün insanların arasında. Dertleşin,halleşin,kucaklaşın onlarla..
Dinleyin anlamaya çalışın. İstekleri şikayetleri nedir öğrenmeye çalışın.
…………..

Bilemezsiniz oturduğunuz yerden,göremez ve anlayamazsınız.
Halk içine çıkmadan halkla hemhal olmadan, onların dertlerini ıstıraplarını kavrayamazsınız.
Çare olamazsınız bulunduğunuz yerden,yanıp tutuşamazsanız.
Sofrasına oturmadan,bir bardak çayını yudumlamadan anlayamazsınız onları.
…………….

Eyy!.Sırça köşkte oturanlar;
Çağrım,davetim sizedir.
Gerçekleri görmek adına,
Yaşananları öğrenmek adına,
Çıkın bulunduğunuz yerden.
Çıkın ki;anlayıp kavrayasınız,işitip göresiniz.
Bir adım atasınız.
Sorun dinleyip çözüm üretesiniz.
El uzatıp yardım edesiniz.
……………

Dünyaları farklı sırça köşkte oturanların. Gam kasavat yok,aş iş ekmek derdi yok onların..Tek dertleri,tek meseleleri kendi gerçekleri,kendi dünyaları..
Yukarıdan tepeden bakarlar sırça köşkün mensupları ama bu bakış ilelebet olmaz elbette. Bugün orda yarın bir başka yerde.. İlanihaye değil hiçbir şey dünyada.. İnme çıkma dünyası. Bugün sahip olduklarınızı yarın kaybedebilirsiniz. Bir bir uçup gider elinizdeki avucunuzdakiler. hiçbir şey kalmaz geriye. Siz de sıradan bir vatandaş olur çıkarsınız günün birinde. 
Bu bilinir ama her nedense göz ardı edilir. Kim sırça köşke çıksa bir diğerini unutur. Hiç kaybetmeyecekmiş gibi düşünür.
Sırça Köşkte oturanlar hayatın gerçeklerinden,halkın gerçeklerinden uzaklaşır. Olanı biteni anlamak kavramak istemezler.
Soyutlarlar kendilerini,farklılaşır dünyaları. Oradan yüksekten,yukarılardan izlerler halkın dünyasını..
Hep orda kalacaklarmış gibi,
Hiç inmeyeceklermiş gibi..
……………….

Sırça Köşk’te oturanlar size sesleniyorum..
Vakit varken,geç olmadan varın farkına..
Arasından çıktığınız halka sırtınızı değil yüzünüzü dönün..
Dönün ve bir tebessüm edin..
Samimi,içten ve sıcak bir tebessüm…



Kemal GÜL
26.02.2014 

PARAM YOK

Bir yazarın,şairin en büyük arzusu ölünce arkasında bir eser bırakmaktır.
Yıllarca yazmış olduğum şiirleri kızların çeyiz sandıklarına attıkları gibi şiirlerim sakladığım defterlerdeydi.
Belki ileride bir kitap bastırırım düşüncesiyle...
Edebiyat defterine üye olduktan sonra bazı arkadaşların şiir kitaplarının reklamlarını görünce içimde bir umut ışığı oldu bende çıkartayım...
Nasıl olacaktı bu iş,tamamen yabancısıydım bu olaya kitap çıkaran arkadaşlara sordum soruşturdum sonra matbaaya fiyat sormalar derken bu işe soyunmuştum ama nereden bilebilirdim ki şiir yazmaktan zormuş bu işler.
Edebiyat defterindeki bazı arkadaşlara mesaj çekip adreslerini istedim onlara kitabım çıkınca gönderdim kitabım eline ulaşan arkadaşlardan teşekkür mesajları geldi.
Bazı arkadaşlarada teşvik olmuştu bende çıkarayım nasıl oluyor diye soruyorlardı.
Arkanda bir destek bir sponsor yoksa çok zormuş bu işler.
Birde kitapları pazarlayacak ortam lazım satmak lazım ama kime.
Yıllar önce şiir kitabı çıkardığını bildiğim büyüğüm ile hem tanışmak hem de şiir kitabımı hediye etmek düşüncesiyle yazıhanesine gittim.
-Ben Hasan Özaydın yeni kitabım çıktı... demeye kalmadan 
-Param yok dedi...
Cevabı karşısında şaşırdım oysa kitap satmaya geldim dememiştim ki...
Neyse imzalı kitabını aldım bir çayı nasip oldu...
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol